Çin

Çin Halk Cumhuriyeti, nam-ı değer Çin Asya’nın toprak bakımından en büyük ülkelerinden birisidir ki nüfus olarak da zaten dünyanın en kalabalık ülkesidir. Başkenti Pekin olan Çin’de halen konuşulmakta olan 200’den fazla dil vardır.

Çin haritası

Dünyanın en eski topluluklarından birisi olduğu gibi gezilip görülmesi gereken çok sayıda tarihi ve turistik yerleri bulunmaktadır. Günümüz medeniyetinin temel taşlarını oluşturan birçok buluş antik Çin medeniyetine dayanmaktadır ki, eski Türk devletleriyle alakalı birçok bilgiyi de yine Çin kaynaklarından öğrenmekteyiz.

Forbidden city

Uzun bir yolculuğun ardından Çin’e ulaştınız, yorgunsunuz. Uçaktan dışarıya adımınızı attığınız ilk anda anlamsız pis bir kokuyla karşılaşıyorsunuz. Bunun sebebini ben de çözemedim. Neyse ki birkaç gün içerisinde bu kokuya alışıyorsunuz. Ancak küçük marketlere girdiğinizde ise bu koku bazen dayanılamaz boyutlarda olabiliyor. Kendimi bu tarz marketlerden zar zor dışarıya attığım çok oldu. Bu marketlerde koku olmasının en büyük sebebi ise kullanmış oldukları baharat ve sosların bizimle uzaktan yakından alakasının olmaması.

Çin denilince otomatik olarak orada ne yiyebiliriz sorusu akıllara geliyor. Yeni mutfaklara kapalı birisi olarak diyebilirim ki yemek konusunda sıkıntı yaşamayacaksınız. Çünkü dünyaca ünlü fast food zincirlerinin tamamı neredeyse adım başında faaliyet göstermekte. Ayrıca Uygur restoranlarına da gitmenizi tavsiye ederim ki tamamen damak tadımıza uygun. Bu arada adım attığınız her yerde kedi, köpek, sürüngen ya da bizim yemediğimiz hayvan etleri tabi ki satılmıyor. Hatta bu tarz yemek yapan ya da bu tarz etleri satan bir yer hiç görmedim de diyebilirim.

Bunun yanında dünyada görmüş olduğum en saygısız ve umursamaz toplumlardan birisi de yine Çin toplumu. Başkalarının yanında gaz çıkarma, yüksek sesle geğirme, burunda madem çalışması gibi bizde ayıp karşılanan şeyler onlar için çok doğal. Adres sorma teşebbüsünde bulunduğunuzda ise büyük ihtimalle cevap dahi vermeyeceklerdir. Zaten metroda sokakta ya da mağazada kafaları sürekli telefona gömülü olarak takılıyorlar. Bir de maalesef kişisel bakım olayı biraz düşük ki metrolarına binerken yanınızda ıslak mendil taşımanızı tavsiye ederim.

Ülke yönetimi Komünist partide olmasına rağmen, kapitalizm inanılmaz derece güçlü. Komünizm etkilerini sadece bürokraside görüyorsunuz ki ben bizzat deneyimledim oradan biliyorum. Maalesef bu ülkede pasaportumu kaybettim ve eziyet nedir bizzat gördüm. Pasaportu kaybettikten sonra klasik olarak emniyet başvurusunda bulunduktan sonra entry visa ofisine yönlendirildim ki olay aslında pasaport değil. Pasaportu zaten konsolosluktan 15 dakikada alabiliyorsunuz. Önemli olan, o pasaporta tekrar vize almanız gerekiyor ülkeden çıkabilmek için. Entry visa ofisindeki arkadaş, ilk gittiğimizde gayet sempatik olarak birkaç evrakın eksik olduğunu, getirmemiz halinde kolaylıkla vizeyi verebileceğini belirtti. Bunu duyduktan sonra ise ‘o kadar da sıkıntılı değilmiş Çin’de pasaport kaybetmek ‘ diye içimden geçirdim ki, geçirmez olaydım. Her gün 2’şer kez olmak üzere 5 gün boyunca Shanghai’de entry visa ofisi ziyaret ettim ki en sonunda işlerimin Shanghai’den halledilemeyeceğini, Pekin’e gitmem gerektiğini belirtti görevli. Israrcı olsam da karşı tarafın umursamaz tavrını görünce oradan ayrıldım. 1200 km sonra Pekin’e ulaştım ve Entry visa ofisine belgelerimi sundum. Görevlinin ‘buraya kadar gelmenize gerek yoktu, işlerinizi Shanghai’danda halledebilirlerdi’ demesi üzerine ise küçük bir gülümsemeyle Türkçe olarak akrabalarına selam gönderdim. 7 gün içerisinde vizemin hazır olacağını belirttiler ve toplamda 13. günün sonunda vizemi alarak Türkiye’ye dönebildim. Sonuç olarak bürokraside kesinlikle taviz yok ve canları istemezse ilgilenmiyorlar. Dolayısıyla Çin’de pasaportunuza ekstra özen göstermenizi tavsiye ederim.

Yuyuan Garden

Güvenlik olarak baktığımızda ise dünyanın en güvenli ülkelerinden birisi. Bunun en büyük sebeplerinden birisi polisin uç derecede sert olması. Kapkaç, hırsızlık gibi olaylar göremeyeceğiniz kadar düşük oranda. Hatta Çin’de yaşayan bir arkadaşımın anlattığına göre, hırsızlık yapmaya çalışan şahsı yakaladığınızda, kendisini polise teslim etmemeniz için size para dahi teklif edebiliyormuş.

Ülkenin bu kadar kalabalık olmasına rağmen kalabalık yönetimleri çok iyi. O kadar insanı sokakta yönetebilmek ciddi anlamda büyük bir başarı ki halk da bu konuda birbirlerine gayet saygılı.

Nanjing road

Çin ile Türkiye arasındaki ekonomik ilişkiler gün geçtikçe ilerlemektedir. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 25 milyar dolar civarında olup bu tutarın %85’ini ülkemizin yapmış olduğu ithalat oluşturmaktadır.

Yeşil pasaportunuz varsa bu ülkeye vizesiz olarak giriş yapabiliyorsunuz. Eğer yok ise ülkeye Çin vizesi ile giriş yapmanız gerekiyor.

Son olarak, iş haricinde seyahat yapabileceğim ülkeler arasında Çin, oldukça alt sıralarda.