Batı Avrupa da yer alan Belçika için bürokrasi ülkesi dersek sanırım yanılmış olmayız. AB Komisyonu, AB Bakanlar Kurulu ve AB Parlamentosu’nun burada olmasının yanı sıra NATO Merkez Karargahı da başkent Brüksel de bulunmaktadır. Ülkede 3 resmi dil konuşulmaktadır. Bu diller % 59 Felemenkçe, %40 Fransızca, %1 Almanca’dır.
Küçük bir ülke olan Belçika da ulaşım ağı gayet yaygındır ve hızlıdır. Özellikle turist olarak ülkenin herhangi bir şehrinde bulunuyorsanız, bisiklet kiralayarak şehirleri keşfetmek oldukça keyifli olacaktır.
Avrupa Birliği yönetiminde önemli bir role sahip olan Belçika, tarihiyle de insanları büyülemektedir. Özellikle Brüksel ve Brugge da bulunan Grote Markt, gerek meydan kültürü olarak gerekse yapıların orta çağ mimarisiyle insanları büyülemektedir. Bu meydanlarda genellikle idari ya da müzeye çevrilmiş binalar bulunmaktadır.
Turistik olan bu meydanlarda saat fark etmeksizin ister çevrede bulunan kafelerde ister içeceğinizi alarak meydanda vakit geçirebilirsiniz. Hatta hiç ummadığınız kişilerle dahi karşılaşabilirsiniz. Brüksel’e ilk gittiğim 2010 senesinde arkadaşımla bu meydanda vakit geçirirken dönemin Almanya başkanı Angelina Merkel ile bu alanda karşılaşmıştık. Son olarak bu meydan 1998 yılında Unesco tarafından Dünya mirası olarak ilan edilmiştir.
Brüksel’den ziyade Belçika da en çok beğendiğin şehir hangisiydi diye sorarsanız cevabım kesinlikle Brugge olur. İsmi köprüler anlamına gelen bu şehir kanallar üzerine kurulmuş olup, Kuzeyin Venedik’i olarak geçmektedir. Şehir 2. Dünya savaşında herhangi bir hasar almadığından dolayı, buram buram Orta Çağ kokmaktadır. Net olarak Avrupada en beğendiğim 5 şehir arasındadır Brugge.
Özellikle Grote markt alanı çevresinde bulunan sokaklar fazlasıyla dar ve bu sokaklardan otobüs dahil her türlü araç geçmektedir. Ayrıca meydanda bulunan otellerin ya da binaların garaj olarak ayırdığı kapılara ise araçların aynaları açık şekilde girmesi neredeyse imkansızdır. Bu yüzden şehirde bulunan araçların herhangi bir yerinde mutlaka bir sürtme izi bulunmaktadır. Hatta bunu bizzat tecrübe ettim. Akşam sapasağlam otelin önüne park ettiğim araç sabah baktığımda aynı araç değildi. Ön çamurluktan arka kapıya kadar nasıl başardığını bilmediğim kişi aracı nerdeyse boydan boya sürterek küçük bir sürpriz bırakmıştı. Bunun için, eğer Brugge da araç kiralayacaksınız, kesinlikle full kasko opsiyonunu tercih etmenizi tavsiye ederim.
Türkiye ve Belçika ihracat hacmi yaklaşık 7 milyar dolar seviyelerindedir ve bu hacmin yaklaşık % 50’lik kısmını ihracatımız oluşturmaktadır.
Ülkede 300.00 den fazla Türk yaşamaktadır ki bu oran Belçika nüfusunun yaklaşık olarak %3’ne tekabül etmektedir. Ülkeye giriş yapabilmek için Schengen vizenizin olması gerekmektedir.
